Patronsuz Medya

Senkoplu Akıl

Darbukatör Baryam - 29 Mart 2014  


Yeni başlayanlar için davul dümbelek dersi - senkoplu ritim:

Yeknesak tempolu melodilerde (örneğin disko müzikte) bir ritm saz nasıl çalar?

Şöyle: Cıstak cıstak cıstak cıstak cıstak cıstak…

Bir başka çalış tarzı daha vardır ki o da basitçe şöyledir:

Cıss takk |…| |…| takka cıs |…| dumm |…| |…| |…| tıkata takatık |…| tısss |…|

Yani ne oluyor? Davulcu akıp giden müziğin içinden kendi meşrebince nota seçiyor; ruhuna hoş gelen notaları abanarak çalıyor, beğenmediklerini es geçiyor. Yani davul kâh susuyor kâh coşuyor. O zaman da ortaya kulağı iyi olmayan birinin "davulcu ritmi şaşırdı" zannedebileceği biraz sarsak, tutarsız, kafa karıştıran bir tempo çıkıyor.

Fikir hayatımızda da bu tür ritimlere bolca rastlanıyor. Nasıl mı?

Hazret kafasında bir armoni kurgular. (Örneğin, "akp ilericidir, ülkeyi dönüştürür, gerisi teferruattır" gibi.) Ondan sonrası artık işine gelmeyen detayları es geçip, işine gelenleri arka arkaya dizerek, kendi özgün melodisini çalmaya kalmıştır. Üstad önünden akıp giden film şeridine bakar, kafasındaki armoniyle örtüşen verileri seçer alır, amplifiye eder (volümü yükseltir), uygun bulmadığı notalarda da yukarıdaki noktalı yerlerle örneklediğim gibi, sadece "tısss" sesi çıkarır.

Medyada yazılıp çizilenleri dikkatlice okursak bu nevi "orijinal" fikir insanlarını her kesimde bol bol görebiliriz.

(Biz pavyonda çalarken senkopu böyle öğrendik. Doğru mu tarif ettim bilmem.)

Yorumlar

T24 gazetesinin 29.03.2014 tarihli bir haberinde Etyen Mahçupyan oyunu yine AKP'ye vereceğini ve bunun sebeplerini belirtiyor. Mahçupyan sıradan birisi değil, bilgi birikimi ile saygı duyulan bir isim benim bildiğim.

Sebebini şöyle ifade etmiş: "Şu anki konjonktür benim kararımı değiştirecek bir şey değil."

Etyen Bey'e yeminle en saygılı biçimde sormak isterdim: "Nasıl bir konjonktür kararınızı değiştirirdi?" diye.

Yani bu gazeteciler de tamam baskı var, ekmek parasıdır, gazete Sabah'tır ama bu kadar da olmaz gerçekten. İnsan şu soruyu sormaz mı yahu, gökten kafamıza inek düşmesi gibi (Japonya'da okyanusta yaşanmış bir olaydır. Balıkçıların kafaya kargo uçağınan düşmüş.) çok garip emareler mi lazım acaba?

(Not: Bu fakir birkaç defa Etyen Bey'e epostalar göndermiş, iplenmemiştir. Kendisini takmayanı, fakir hiç takmamaktadır)

Hain Domdom - 29 Mart 2014 (14:00)

Bir zamanlar demokrat kimlikleriyle tanıdığımız kimi aydınların nasıl olup da zamanla olayları AKP'nin içinden bakarak yorumlayan organik aydınlara dönüşebildiğini Demokrat Yargı eşbaşkanı Orhan Gazi Ertekin gayet iyi anlatıyor. Özetleyerek alıntılıyorum:

"B'nin yaptığı ve bugünkü entelektüel iflasına yol açan şey buydu: Demokrasiyi AKP "cemaati"nin tarihsel misyonu olarak algılaması bizzat AKP'nin demokrasi karşıtı konumlarını telafi etmesine yol açtı. B, demokrasi gündemlerini değil bağlanmaya direnemediği "cemaati" ni takip etti. Geleneksel güçlerle olan husumeti ise "cemaati" ne daha sorunsuz bağlanmasını sağladı."

"Diğer yandan kendisini bu kumardan kişisel olarak kurtaramamasının sebebi ise onun zihinsel dünyasına dair ikinci soruna işaret eder ki, bu da AKP ile özerk bir politik ilişki geliştirmek yerine eklemlenme yoluna girmekten uzak duramaması."

"Bu durumun en çok rastlandığı süreç ise özellikle 2010 referandumu sonrasına tekabül eder. O dönemde AKP ile geçici ittifak ve uzlaşmaya gidenlerin büyük çoğunluğu sonradan AKPli oldu."

Yazının tamamı burada → Ali Bayramoğlu'nun Dramı

Durmuş Düşünür - 1 Nisan 2014 (13:02)

Darbükatör Baryam abi sana çok teşekkür ederim. Çok karmaşık gözüken bir meseleyi bu fakir sayende kavradı.

Hain Domdom - 3 Nisan 2014 (13:38)

diYorum

 

291
Derkenar'da     Google'da   ARA